A. Murat Eren
http://meren.org

Özet:
Bu makale fotoğraf izlerken nelere dikkat edilmesi gerektiğine dair amatör fikirler barındırmaktadır. Okuyan kişilerin fotoğrafçı olmaları şart değildir. Bununla beraber fotoğraf ve fotoğrafçılık konularında bilgi sahibi olmak yazılanların daha iyi anlaşılmasına yardımcı olabilir. Bu belgenin en güncel sürümüne her zaman http://www.meren.org/blog/fotografi-anlamak/ adresinden erişilebilir. Sürüm 0.1 (Haziran 2006).


</p>

İçindekiler


</p>

Giriş

Bir fotoğraf ile ilgili düşüncelerinizi yazdığınızda yazınız 300-400 kelimeden az tutuyorsa ortada bir problem vardır; problem ya sizdedir, ya da fotoğrafın sahibinde.

Bu Belgenin Amacı Nedir?

Bu belgenin yazılmasındaki asıl amaç fotoğraf izlerken nelere dikkat edilmesi gerektiği, fotoğrafı tarif etmenin, yorumlamanın ve kritik etmenin ne anlama geldiğine dair ve fotoğraf kategorileri ile ilgili bilgi vermeye çalışmak ve bu konulardaki fikirleri paylaşmaktı.

Bir fotoğrafı anlamaya giden yolda metodolojik bir yaklaşım ortaya koymak gerekir. Bu bağlamda, verilen bilgiler ile ilgili örneklere de yer verilmeye çalışılacaktır.

Bu Belge Kimler İçin?

Hem amatör fotoğrafçılar, hem amatör fotoğraf eleştirmenleri hem de fotoğraf izleyicileri bu yazıdan kendileri için anlamlı bir kaç şey çıkarabilirler.

Şimdi çok önemli bir bölüm, tanımlar:


</p>

Tanımlar

Bir şeyleri tanımlamak kavramların aynı anlamlarından bahsediyor olduğumuzun bir garantisi olması açısından iyi bir başlangıçtır, bu bölümde belge boyunca geçerli olacak tanımlar ve düşünceler ele alınacaktır.

Fotoğraf’ın Tanımı Problemi

Fotoğraf diğer bir çok sanat dalı gibi teknolojik gelişimden ziyadesi ile etkilenmiş ve bunun doğal bir sonucu olarak oldschool tabir edebileceğimiz, eski yöntemleri savunan ve dijital fotoğraf makineleri ile çekilerek dijital görüntü işleme uygulamaları ile işlenen çalışmaların fotoğraf olamayacağını iddia eden bir kitlenin de ortaya çıkmasına neden olmuştur. Neyin fotoğraf olduğundan emin olmak gibi bir sorun da bu şekilde ortaya çıkmıştır.

Bu noktada ‘fotoğraf’ın kelime anlamından yola çıkmak ve çerçeveyi buna göre belirlemek doğru bir noktaya varmanın en kolayı ve mantıklısı gibi görünmektedir. Takip eden bölümde fotoğraf, “Anlam olarak ışık etkisi ile iz bırakmak eyleminin sonunda ortaya çıkan şeyi ifade eder” şeklinde tanımlanmıştır. Eğer fotoğrafın ‘ışık yardımı ile iz bırakmak eyleminin sonunda ortaya çıkan şey’ olduğunu kabul ediyorsanız, analog bir makine ile çekilen ve karanlık odada baskısı yapılan şey ne kadar fotoğraf ise dijital bir makine ile çekilen ve bilgisayar ekranında gördüğümüz şey de, bir kibrit kutusu üzerine açılan bir delik ile ışığın kutu içerisindeki filmi etkilemesi sonucu ortaya çıkan görüntü de, bir fotokopi makinesinin bastığı kağıt da, bir röntgen filmi de fotoğraf olarak yorumlanmalıdır düşüncesine de katılıyor olmalısınız. Zira bu noktada ‘ışığın etkisinin bir yüzey üzerinde saklanması’ sürecine bir sınır çizmek kimsenin haddi olmadığı gibi anlamlı bir sınır çizilmesi de bence mümkün değildir.

Kavram olarak fotoğraf optik düzeneklerin, ışığa duyarlı kimyasal yüzeylerin ya da ışık sensörlerinin oluşturduğu düzeneklerin üzerinde bir şeydir ve tanımı, kullanılan araçlar ile sınırlandırılamaz.

Sanat, Sanatçı, Fotoğaf, Sanatsal Fotoğaf

  • Sanat: Yaratıcılık ve hayal gücünün ifadesidir.
  • Sanat Eseri: Yaratıcılık ve hayal gücünün ortaya konduğu görsel, işitsel ya da düşünsel materyaldir.
  • Sanatçı: Sanat eseri üreten kişidir.
  • Fotoğraf: Işık ve iz bırakmak kelimelerinin birleşmesinden oluşmuş bir birleşik isimdir. Anlam olarak ışık etkisi ile iz bırakmak eyleminin sonunda ortaya çıkan şeyi ifade eder.
  • Fotoğrafçı: Fotoğraf üreten kişidir.
  • Sanatsal Fotoğraf: Sanatsal kaygılar taşıyan fotoğraftır.

Yaratıcılık ve hayal gücünün bir ifadesi olan sanat eserleri aynı zamanda bazı kesin olmayan fakat herkes tarafından kabul edilebilecek aşağıdaki özelliklere de sahiptir (özellikler içerisinde kullanılan sıfatlar tartışmaya açık ve göreceli olsa da objektif bir bakış açısı ile ne kast ettikleri kolayca anlaşılabilir)(ayrıca bu özellikler sanatsal kaygıya da ışık tutar):

  • Hem sanatçı hem de izleyici için yaratıcı algılama gerektirirler.
  • İçerdikleri fikirler akla kolay gelir türden değildir.
  • Farklı seviyelerde algılanabilirler ve değişik yorumlara açıktırlar.
  • Beceri gerektiren bir süreç sonunda ortaya çıkartılırlar.
  • İçinde işlevsel bir amaç, bir fikir bulundururlar.
  • Yaratılmaları esnasında özgün bir amaç, sıradışı bir fikir vardır.
  • Elzem ya da sıradan ihtiyaçlara cevap bulmak için üretilmezler.

Fotoğrafın Kanıksanmışlığı Sorunu

Fotoğraf çoğunlukla hak ettiği değeri izleyicilerinden görememektedir. Fotoğraf, kültürel bir birikimin neticesinde edebi bir eserin, bir tablonun ya da bir sinema eserinin yorumlanmayı hak ettiği konusunda herkesin hemfikir olmasına rağmen aynı özeni görmez.

Bunun nedenlerinden en önemlilerinin şunlar olduğunu düşünüyorum:

  • Herkes fotoğraf çekebilmektedir: Sıradışı bir yetenek ya da beceriye ihtiyaç duyulmaksızın estetikten çok uzak olmayan fotoğraflar ortaya konabilmektedir.
  • Fotoğrafa kitlesel bir aşinalık söz konusudur: Fotoğraf çok uzun yıllardır insanlara haber taşımak gibi bir misyonu üstlenmiştir, dolayısıyla diğer sanat dallarının toplumun geneline olan uzaklığından görece yoksundur.
  • Fotoğraf bir ihtiyaçtır: Fotoğraflar belge ve anı değeri de taşımaktadır. Kişiler yakınlarını, gördükleri yerleri fotoğraflamaktadırlar. Fotoğraf bunlar gibi sıradan ve elzem ihtiyaçlara da cevap vermektedir.

Yukardaki nedenlerin diğer bir sonucu olarak fotoğraf izlemeyi bilmeyen insanlar çoğalmakta, fotoğraf olarak hakkında konuşulamayacak kadar sıradan ve kaygısız fotoğraflar insanların alışkanlıklarını ve kalitesiz estetik beklentilerini karşıladığı için gereğinden fazla, fakat içi boş bir ilgi görmektedir (bu fotoğraflara örnek olarak kedi, martı, köpek, yaşlı/çocuk, güneş doğuşu/batımı, kız kulesi ve camiler gibi tarihi/meşhur binaların fotoğrafları gösterilebilir; bununla beraber istisnalar elbette mevcuttur).

Kimi fotoğraflar sofistike ve ortaya çıkarılmayı bekleyen bir mesaj barındırmazlarken kimi fotoğraflar izleyici tarafından ortaya çıkarılmayı bekleyen bir mesaj taşırlar. Kimi fotoğraflar sanatsal herhangi bir kaygı gütmeyen kişiler tarafından çekilirken, kimileri sanatsal kaygılar ile çekilmişlerdir. Bu fotoğrafları doğru şekilde izleyebilmek ve eser sahibinin izleyicilere ulaştırmak istediği mesajı doğru şekilde fotoğrafın içerisinde çekip çıkarmak için fotoğrafı anlamak için çaba sarf etmek gerekir. Yıllar boyunca gördüğünüz fotoğrafların bir çoğu sanat eserlerinin taşıdığı özellikleri taşıyan fotoğraflardır ve yorumlanmayı bekler, bunu hak ederler. Çünkü sanat eserleri içerisindeki mesajlar kimi zaman ancak bu yolla izleyiciye ulaşır ya da sanat eserleri yapılan yorumlarla değer kazanır.


</p>

Fotoğaf Kategorileri

Bir fotoğrafı kategorize edebilmek, onu yorumlamaya başlamadan önce atılması gereken en önemli adımlardan birisidir.

Her tür kavramı oluşturan bileşenler, kategoriler ile ifade edilebilir. Bu kategoriler belirlenirken, bir kavramı oluşturan bileşenlerin çok büyük bir çoğunluğun belirlenen kategoriler arasında kendine yer bulabilmesi yeterlidir. Örneğin insanlar erkek ve kadın olarak kategorilendirilebilir. Ne tam olarak erkek ne de tam olarak kadın olduğunu söyleyemeyeceğimiz insanların var olması bu tip bir kategorilendirmeyi yanlış kılmaz. Benzer şekilde evrendeki tüm maddeleri canlı ve cansız olarak gruplamak da evrendeki bütün maddeleri ifade etmek için yeterli değildir; zira hem canlı hem de cansız olan maddelerin varlığı bilinmektedir (örneğin virüsler). Dolayısıyla fotoğraf için de tam ve net bir kategorilendirme yapmak, kolay olmamakla beraber imkansız da değildir.

Eskiden yeniye doğru 3 adet önemli derecede kabul görmüş kategorilendirme sistemi bu bölümün altbaşlıklar altında incelenecektir. Günümüzde en geçerli olanı, sonuncusudur.

John Szarkowski’ye Göre Fotoğraf Kategorileri

Szarkowski 1960 yılında fotoğrafı ikiye ayırmıştır: Aynalar ve Pencereler.

Szarkowski’ye göre aynalar, fotoğraf içerisindeki duygusal ve romantik muhteviyatı ifade ederken, pencereler duyguların ötesindeki realist bir dünyanın görüntüsünü yansıtan fotoğraflardır. Yani bir ‘ayna’, dünyanın bizim kendi anlamlandırmalarımız sonucu anlam kazanan bir yansımasıdır ve fotoğraf içinde yer alan objelerin gerçek anlamlarından ziyade üzerilerine yüklenen çeşitli duygusal metaforlar ile ön plana çıkıyor olmalarını işaret eder. Bir ‘pencere’ ise duygusal ya da sosyal metaforlardan bağımsız şekilde bir gerçekliği aktaran fotoğrafların ait olduğu türdür. Daha değişik bir ifade ile aynalar bize sanatçının düşündüklerini anlatırken (1), pencereler bize sanatçının gördüğü gerçekleri aktarır (2). Aşağıdaki fotoğraflar bu kavramları örneklendirmek için seçilmiştir:


1, Sanayi Devrimi, Şafak Tortu 2, Atmaca Güvesi, Fikri Özalp


</p>

Gretchen Garner’a Göre Fotoğraf Kategorileri

Gretchen Garner 1989 yılında ortaya daha geniş bir kategorilendirme önerisi atmıştır: “Six Ideas in Photography (Fotoğrafçılık İçindeki 6 Düşünce)”. Garner’ın kategorileri şunlardır:

  • Resimsi Etki (1): Dokusu, renkleri ile resimsi fotoğraflar.
  • Daha Geniş bir Dünya (2): Dünyanın alışık olduğumuz bilindik görüntüsünün dışındaki gizleri, farklılıkları, sıradışılıkları gösteren fotoğraflar.
  • Kişisel Tiyatro (3): Fotoğrafçının hayal dünyasına ve düşüncelerine açılan fotoğraflar.
  • Detay (4): Optik berraklık ve teknik ile dokusal açıdan zengin fotoğraflar.
  • Durdurulmuş Zaman (5): Zamana tanıklık edip onu sonsuza değin saklayan fotoğraflar.
  • Ünlü Yüzler (6): Ünlüleri tanıdık kılan fotoğraflar.

Dikkat ederseniz bu kategoriler Szarkowski’ninkilere göre sayıca daha fazladır. Fakat bu kategoriler net bir ayrımdan uzak görünmektedir. Bir fotoğraf bu kategorilerden bir çoğuna aynı anda dahil olabilir ve kategoriler arasındaki çizgileri birbirlerinden ayırmak zor olabilir.

Aşağıda bu kategoriler ile anlatılmak isteneni belirginleştirmek için örnekler yer almaktadır, fotoğraflar ile kategoriler ortak numaralandırılmıştır:



1, Yalnızlığın Rengi Turuncudur, Aydın Sertbaş 2, Harmonist, Erdal Kınacı
3, Geçmişle Kaçınılmaz Yüzleşme, A. Murat Eren 4, Hamam, Nedime Cangökçe
5, Mücadele, Ozan Güzelce 6, Şairin Gülümseyişi, Gökmen Coşar

Daha Güncel, Daha Bilimsel ve Daha Genel bir Kategori Sistemi

Bu kısımda sunulacak olan kategori önerisi diğerlerine nazaran çok daha gençtir ve ortaya atılmış en iyi ve en kapsamlı kategorileri sunmaktadır. Takip eden alt başlıklarda aşağıda listelenen kategoriler tek tek incelenmeye çalışılacak ve incelemeler, bu kategorinin kapsamına uygun fotoğraflar ile örneklendirilmeye çalışılacaktır:

  • Betimleyici Fotoğraf
  • Açıklayıcı Fotoğraf
  • Yorumlayıcı Fotoğraf
  • Etik Değerli Fotoğrraf
  • Estetik Değerli Fotoğraf
  • Teorik Değerli Fotoğraf

Dikkat edilirse herhangi bir fotoğraf bu kategorilerin hepsine birden dahil edilebilir gibi görünmektedir. Bu noktada izleyici, bakmakta olduğu fotoğrafın hangi kategori içerisinde yer aldığında taşıdığı niteliklerin daha fazla ortaya çıkacağını hesap etmek ve karar vermek durumundadır. Açıkça görülmektedir ki bu, aynı fotoğraf için izleyiciden izleyiciye farklı sonuçlanabilecek bir süreçtir. Bununla beraber sanat eserlerinin farklı seviyelerde yorumlanabilirlikleri özelliği göz önünde bulundurulursa bu çeşitlilik beklenen bir şeydir ve bir soruna işaret etmemektedir.

Yukarda bir listesi verilen ve az sonra incelenmeye başlanacak kategoriler için Terry Barrett, bu kategorilerin fotoğrafların otomatik olarak sıralanması ve tartışmaların sona ermesi için değil, tartışmak için sağlıklı bir zemin oluşturmak için var olduğunu söylemektedir. Bir fotoğrafı bu kategorilerden birisine dahil edip izlencelerinizi bu kategorinin genel hissiyatı üzerinden dile getirdiğinizde zaten otomatik olarak fotoğrafı neden bu kategoriye koyduğunuza dair delillerinizi ve düşüncelerinizi paylaşabilecek kadar netleştirmeniz gerekir; ki bu da verimli bir tartışma ve kritik için güzel bir başlangıç noktası olur.

Betimleyici Fotoğraf

İlk bakışta her fotoğrafın bu kategoriye ait olduğu düşünülebilir. Çünkü her bir fotoğraf, sahip olduğu detayın fazlalığı ya da azlığından bağımsız şekilde, görüntüledikleri objelerin görünümlerine ilişkin bir betimleme ve görsel bir bilgi içerir.

Fakat kimi fotoğraflar vardır ki bu betimlemeler dışında hiç bir şey sunma kaygısı gütmezler. Örneğin Hubble teleskobunun çektiği bir gökada fotoğrafı, X ışınları yardımı ile elde edilmiş bir röntgen ya da mikroskop ile çekilmiş bir hücre fotoğrafı gibi.

Aşağıdaki fotoğrafların ikisi de betimleyici fotoğraf kategorisine örnek olarak gösterilebilir.


Carl Zeiss, Umut Akcar Xenopus laevis, B. Duygu Özpolat

Açıklayıcı Fotoğraf

Önceki altbaşlıkta incelenen betimleyici fotoğraf ile açıklayıcı fotoğraf arasındaki fark küçüktür. Bununla beraber bu fark, kişinin dış görünüşünü betimlemek için hüviyet üzerinde duran fotoğraf ile mermi gibi çok hızlı parçacıkların cisimler üzerinde nasıl etkiler bıraktıklarını göstermek için çekilmiş olan fotoğrafı birbirinden ayırmak için yeteri kadar büyüktür (elma içerisinden geçen mermi fotoğraflarını hatırlarsınız).

Bu noktada içeriği biraz daha genişletmek için Szarkowski’nin kategorilerinden birisi olan pencereleri kullanabilir ve açıklayıcı fotoğrafları Barrett’in de yorumladığı şekli ile algılamayı deneyebiliriz: Çoğu açıklayıcı fotoğraf spesifik bir konunun belirli bir yer ve belirli bir zamandaki durumuna ilişkin bilgi taşır ve görsel bir kanıt hissiyatı yaratır, belirli bir konuya ilişkin inancımızın perçinlenmesini ve daha iyi şekilde idrak etmemize yardımcı olurlar. Elbette daha önce söylediğimiz gibi önceki tanım bir çok fotoğraf için geçerli olabilir, fakat bir fotoğrafı açıklayıcı fotoğraf kategorisine dahil etmek için açıklayıcı özelliğinin diğer kategorilerin beklediği niteliklere nazaran çok daha baskın olması ya da açıklayıcılı değerinin diğerlerine nazaran çok daha kıymetli olması gerekli ve yeterlidir.

Aşağıda yer alan fotoğrafların ikisi de açıklayıcı fotoğraf kategorisine örnek olarak gösterilebilir.


250cc II, Hakkı Ceylan Çok Kült/ürlülük, Halit Ömer Camcı

Yorumlayıcı Fotoğraf

Yorumlayıcı fotoğraflar da açıklayıcı fotoğraflar gibi bir konuyu yansıtmanın ve ifade etmenin yollarını ararlar, fakat bunu açıklayıcı fotoğraflarda olduğu gibi kesin ve objektif bir şekilde yapmazlar. Ayrıca fotoğraf bilimsel beklentileri karşılamak gibi bir kaygı içerisinde de olmayabilir; fizik yasaları gibi bilinenler ile çelişebilirler.

Yorumlayıcı fotoğraflar bir fikri kişisel ve subjektif yöntemler ve bakış açıları ile ortaya koyarlar, görünen gerçeği yansıtma kaygısı gütmeksizin yorum ile ortaya çıkacak anlamlar taşırlar. Bir fotoğrafın açıklayıcı fotoğraf mı yoksa yorumlayıcı fotoğraf mı olduğu her zaman kolayca belirlenemeyebilir; çoğu durumda gizlenen mesajı doğru şekilde ortaya çıkarmak izleyicinin entelektüel birikimine, dikkatine ve fotoğrafçıyı tanımasına bağlıdır.

Allan Douglas Coleman, fotoğraf ve fotoğrafçılık üzerine 8 kitap 2000’den fazla yayın yapmış olan bir iletişim teorisyenidir ve yorumlayıcı fotoğrafı “Fotoğrafçı eğer yaratmaz ve kurgulamazsa hiç yaşanmayacak olan şey” sözleri ile özetler. Her zaman bir kurgu olması gerekmez, kimi zaman bakış açısı da ziyadesi ile normal bir an içerisine yorum katabilir.

Aşağıda yer alan fotoğraflar yorumlayıcı fotoğraf kategorisine örnek olarak seçilmiştir, lütfen üzerlerinde düşününüz.


Dünya Hali, Hamit Seçil Bir Teselli, Erdal Kınacı
Hasta, Şafak Tortu Uyuşmak ve Hissizleşmek Üzerine, A. Murat Eren
Üçleme, Ebru Baraz Köle, İnanç Özyalım


</p>

Etik Değerli Fotoğraf

Etik değerli fotoğraflar kategorisini diğerlerinden ayıran en belirgin özellik, izleyiciye gözden kaçırdığını ya da görmezden geldiği şeyi hatırlatma ve ona sanatçının etik olarak doğru bulduğu ya da yanlış bulduğu şeyler ile ilgili yargılarını empoze etmeye çalıştığı fotoğraflara ev sahipliği yapmasıdır. Bu fotoğraflar da çoğunlukla objektiflikten uzak, tutkulu veya tepkili olup, politik ideolojilerin izlerini taşıyor olabilirler. Bir İsrail tankının önünde tek başına duran Filistin’li çocuk, Vietnam’da bir köye atılan napalm bombası yüzünden aldığı yanıklar ile çıplak koşan küçük kız gibi bir çok kişinin belleğine kazınmış kült fotoğraflar bu kategorinin misyonu ve kapsamı hakkında bilgi verebilir.

Etik değerli fotoğraflar her zaman yanlışı göstermek yerine kimi zaman güzeli ve doğruyu hatırlatma işlevini de üstlenirler.

Aşağıdaki fotoğrafları inceleyiniz.


Başbakan Komşuları, Mustafa Seven Renkli Hayatlar, Mustafa Seven

Estetik Değerli Fotoğraf

Etik değerli fotoğraflarda nasıl ki eser sahibinin sosyal bir yargısı var ve fotoğrafta bu ön planda ise estetik değerli fotoğrafta da fotoğrafçının gözünden neyin estetik olarak fotoğraflanmaya değer görüldüğünü görürüz. Bu kategorideki fotoğrafları kısaca güzel şeylerin güzel bir şekilde fotoğraflanması olarak ifade etmek yanlış olmaz.

Nü, still-life, landscape türündeki fotoğrafların bir çoğu için bu kategori biçilmiş kaftandır. Bu kategori diğer bir bakış açısı ile bir şeyi açıklama kaygısı gütmeyen, sanatçının ortaya çıkarılmasını beklediği gizli bir mesajını barındırmayan, sosyal bir mevzuya işaret etmeyen, fakat güzel ve fotoğraflanmaya değer olan fotoğrafları ifade eder.

Gördüğünüz fotoğrafların çok büyük bir kısmı bu kategoriye dahil edilip bu kategorinin kriterleri ile değerlendirilebilir. Sanat içerisindeki estetik kavramları daha sonraki bölümlerde inceleyeceğiz.

Aşağıdaki fotoğrafları inceleyiniz.


Ritmik Devamlılık, Abdullah Gençaslan Son (Yeniden), Niko Guido
Kırmızı Çatılı Kulube, Can Çetin Balıkçının Oğlu, Aykan Özener
Emektar, Erol Avanoğlu Duman Etkisi, Selin Süsoy

Teorik Değerli Fotoğraf

Teorik değerli fotoğraflar daha önce tartışılan kategorilerin tamamen dışında bir kategoridir ve fotoğrafçılık ile ilgili fotoğrafları barındırır. Bahsedilen fotoğraflar daha çok fotoğraf sanatı için çekilmiş sanat fotoğrafları olarak yorumlanabilir.


1, Dinginlik, Aykan Özener 2, Aşk, Aykan Özener
3, Beylerbeyi Infrared, Fatih Kılıç

Teorik değerli fotoğraflar genellikle bir fotoğrafın sunumundaki, çekimindeki, işlenmesindeki teknikleri örnekleyen, yeni ya da az bilinen teknikler üzerine performans çalışmaları olarak görülebilirler. Örneğin siyah beyaz bir film üzerine çekilmiş, baskı sonrasında da elle boyanmış bir fotoğraf teorik açıdan değerli bir fotoğraftır. Aynı şekilde iki fotoğrafın üst üste basılması ile elde edilmiş ya da dijital görüntü işleme uygulamaları (Gimp ya da Photoshop gibi) ile denenen yeni filtrelerin sunulduğu fotoğraflar da bu şekilde değerlendirilebilir.

Örneğin yukarıda örneklenen fotoğraflardan (1), slayta çekilen görüntünün siyah-beyaz karta basılmasından sonra elde edilen negatifin mavi toner’e tabii tutulması ile oluşturulmuş bir fotoğraftır. (2), Siyah-beyaz filme çekilen fotoğrafın baskıdan sonra kuru boya ile renklendirilmesi ile elde edilmiştir. (3) ise Hoya R72 kızılötesi filtre ile çekilen 4 ayrı fotoğrafın panaromik şekilde birleştirilmsi ile elde edilmiştir. Bu fotoğrafların her biri yukarıda yer alan diğer kategorilerde de kendilerine yer bulabilirler fakat önemli olan nokta onların ortaya koydukları teorik katkılar ya da denemelerdir.


</p>

Fotoğrafı Tarif Etmek

Bir fotoğrafa ilişkin tarif, eldeki verilerden anlam çıkarılması ile gerçekleşen bir “fotoğrafa ilişkin gerçeklerin listelenmesi” sürecidir. Tarifler şu tip soruları yanıtlarlar: “Burası neresi?”, “Neye bakıyorum?”, “Bu fotoğraf ile ilgili ne biliyorum?”. Yanıtlar hem ortada olan hem de ortada olmayan şeylerin izlerini taşıyor olabilirler. Son derece ortada olduğu ve kesin olduğu düşünülen bir şey bile kimi zaman fotoğrafa bakan bir başkası için görünmez olabilir, aynı şekilde kimsenin görmediği bir şeyi bir başkası farkedip, fotoğrafın içinden çekip çıkarabilir. Dolayısıyla bir fotoğrafı herkesin aynı şekilde tarif etmesini beklemek doğru olmaz.

Kafamızda fotoğraf ile ilgili bir tarif oluşturmak çoğu durumda fotoğrafı yorumlamaya başlamak için en uygun noktadır. Çünkü bu sayede işe, olması gerektiği gibi düşüncelerimizi temellendirirken kullanacağımız ufak tefek gerçeklerin bir araya getirilmesi süreci ile başlamış oluruz. Bu ufak tefek gerçekler fotoğrafçının neden izlemekte olduğumuz fotoğrafı çektiğine dair ipuçlarını fotoğrafı yorumlarken kullanmamız için bize sunarlar.

Tarifler doğru, yanlış, isabetli ya da isabetsiz olabilir. Tariflerin tutarlılığı ve isabetliliği fotoğrafı yorumlamaya niyetlenen kişinin genel fotoğraf bilgisi ve fotoğrafçı hakkındaki bilgileri ile orantılıdır. Örneğin bir kişi herhangi bir fotoğrafçının bir fotoğrafının ana objesinin X olduğunu düşünürken, aynı fotoğrafçı ve fotoğraf için, fotoğrafçının önceki çalışmalarını bilen bir kişi Y objesinin fotoğrafın fikri temelini oluşturduğuna inanabilir. Bu farklı tariflerden yola çıkılarak yapılan yorumlar birbirinden farklı olabilirler, fakat yanlış olmazlar. Bir fotoğrafı herkes farklı yorumlayabilir ve hepsi doğru olur. Çünkü yorum doğruluğu üzerinde tartışılacak bir şey değildir.

Fotoğrafın tarif edilmesi aşamasında yapılması gerekenlerden birisi de fotoğrafın yukarıda verilmiş kategorilerden hangisine daha çok uyduğunu hissetmeye çalışmaktır. Bu sayede kategorinin genel nitelikleri ve amaçlarından yola çıkarak fotoğrafı daha doğru şekilde anlamak mümkün olabilir.

Fotoğrafı tarif ederken maksat fotoğrafa ilişkin elle tutulur somut bilgileri ortaya çıkartmaya çalışmaktır. Bu somut bilgiler aşağıdaki gruplarda toplayabiliriz:

  • Konu Objenin Tarifi: Fotoğraf içinde yer alan ve konuyu oluşturduğuna inanılan kişilerin, objelerin, mekânların ya da olayların tarif edilmesi, karakterize edilmesi ve incelenmesidir. Şu soruların bazıları ya da tamamı bu tarifler ile yanıt bulabilir:
    • Konuyu oluşturan objeler neler?
    • Ne zaman çekilmiş?
    • Nerede çekilmiş?
    • Dikkat çeken ilk şey ne idi?
  • Formal Tarif: Fotoğrafın konusu olduğuna inanılan kişinin, objenin, mekânın ya da olayın nasıl sunulduğunun tarif edilmesi ve incelenmesidir. Konunun nasıl bir kompozisyon ile sunulduğu ve nasıl aranje edildiği gibi tariflerin yanında ışık, renkler, doku, alan derinliği, ışık dengesi, perspektif ve bakış açısı, kadraj, kontrast, keskinlik, gren miktarı, tonalite, konunun dengesi, konunun diğer elementler ile bağıl ilişkisi gibi tarifleri de kapsar. Şu soruların bazıları bu tarifler ile yanıt bulabilir:
    • Fotoğraf net mi?
    • Alan derinliği nasıl kullanılmış?
    • Kompozisyonun dengesi hakkında ne söylenebilir?
    • Dikkate değer bir doku var mı?
    • Işık nasıl kullanılmış?
    • Fotoğraftaki grenler gözle görülüyor mu?
    • Dizayn prensiplerine uyuyor mu?
    • Kadraj içerisinde bir dinamizm var mı, ne yönde?
    • Noktasal, çizgisel ya da yüzeysel bir yönelim bütünlüğü var mı?
  • Kullanılan Materyal ve Tekniğin Tarifi: Fotoğrafın çekimi esnasında kullanılan makinenin tipinin ve formatının, lensin, eğer dijital değil ise kullanılan filmin, eğer basılmışsa baskı metodunun, baskı esnasında bir işleme tabi tutulmuşsa bu kimyasal ya da fiziksel işlemlerin, dijital ise kullanılan efektlerin, kullanılmışsa ekstra optik aparat ve filtrelerin, stüdyoda çekilmişse kullanılan yöntemlerin belirlenmesi ve tarif edilmesidir. Şu soruların bazıları bu tarifler ile yanıt bulabilir:
    • Nasıl bir makine ile çekilmiş (orta format, 24x36mm, dijital ..)?
    • Siyah beyaz mı, renkli mi? Çekildikten sonra mı SB yapılmış? Ya da SB çekilip elle mi boyanmış?
    • Ne tip bir lens kullanılmış (geniş açı, tele, makro, balık gözü ..)?
    • Kaç milimetrelik fokal derinlik ile çekilmiş?
    • Polarize filtre ya da benzeri homojen filtreler kullanılmış mı?
    • Gradual renklendirici ya da grileştirici filtreler kullanılmış mı?
    • Filme çekilmişse nasıl bir filme çekilmiş?
    • ISO (ASA) değeri ne imiş?
    • Flaş ya da ekstra bir ışık kaynağı kullanılmış mı?
    • Stüdyo çekimi ise nasıl bir ışık kurgusu yapılmış, hangi donanımlar kullanılmış?
    • Fotoğraf dijital olarak işlenmişse nasıl efektlere tabi tutulmuş?
    • Dijital olarak değişiklik yapılmışsa neler değiştirilmiş?
  • Stilin Tarifi: Stil bir sanatçının eserleri üzerinde bıraktığı iz olarak görülebilir. Bir fotoğrafın kime ait olduğunu anlamak için altında yazan isme bakmamıza gerek kalmamasını sağlayan, kişiye ait yaklaşım farkıdır. Stil yapılan dijital efektlerden ziyade konuyu kavrayış, ele alış ve sunuş şeklini işaret etse de dijital efektler son zamanlarda fotoğrafçıların belirleyici özellikleri haline gelmeye başlamıştır (öte yandan, dijital efektler ile tanınmak ve iz bırakmak kadar fotoğrafçıyı küçük duruma düşürecek bir şey yoktur diye düşünüyorum, yanılıyor olabilirim).Stilin tarifi, incelenen fotoğrafın realistik mi, konseptsel mi, hayal ürünü mü, belgelsel mi, doğrudan mı, manipülasyon mu, modal mı, protestan mı olduğu gibi stilistik seçimlerden hangisini ya da hangilerini benimsediğinin tarifidir. Ayrıca tarif esnasında fotoğrafçının önceki çalışmaları ile arasındaki benzerlik ya da farklar ve fotoğrafın hangi estetik değerleri barındırdığı da tarif edilebilir. Ayrıca fotoğrafın hangi kategoriye uygun olduğu da bu tarifin kapsamı içerisindedir.

Aşağıda örnek bir fotoğraf ve örnek bir tarif yer almaktadır:



Kedi Fotoğrafı, Erdal Kınacı

Fotoğrafın ana objesi çocuk, çocuğun vücut dili ve ifadesi gibi duruyor. Kapalı bir mekanda tek yönden gelen ışığın fotoğraftaki yüzeyleri yalayarak geçmesi ile oluşturulmuş bir aydınlanma söz konusu iken çocuğun yüzü ışığa bir set oluşturmuş ve ışık dengesinin içinden dikkati çeken obje olmayı başarmış.

Fotoğrafın diğer önemli objelerinden birisi siyah bir kedi. Fotoğrafta dikkati çeken ilk şey çocuk olmasına rağmen kediye doğru giden doğrusal bir yol mevcut: Çocuk –> çocuğun elindeki üzüm çöpü –> tabağın içindeki üzüm çöpü –> kedinin önündeki üzüm çöpü –> kedi.

Fotoğrafın diğer önemli objesi ise üzüm ve çöpleri. Hepsi, yani çocuk, kedi ve üzüm köy evlerinin simgesi haline gelmiş olan tahta zemin, çiçek desenli yastık, Türkiye’nin kırsal kesimindeki evlerin sofralarında sık sık karşılaşabileceğiniz bir desene sahip porselen tabak ve ucuz pijamalar ile beraber fotoğraflanmışlar.

En azından net olması gereken yerleri net olan bir fotoğraf. İlginin taşınması işlevini alan derinliği değil görsel imgeler üstlenmiş. Görsel imgeler kareye ciddi bir dinamizm katmışlar.

Fotoğraf dijital bir makine ile ve geniş açılı bir objektif ile, 17-20 milimetre dolaylarında çekilmiş. Tahta üzerindeki doku polarize bir filtrenin de objektife takılmış olabileceğini düşündürüyor. Çekimin ardından dijital olarak işlendiği alan derinliğinin tutarsızlığından dolayı kolayca hissedilebiliyor.

Ayrıca çeşitli filtreler ile renkler ve fotoğraftaki dokular zenginleştirilmiş. Edal Kınacı’nın önceki çalışmalarındaki renk ve kontrast dengesi, perspektif, konu dengesi itibarı ile örtüşüyor.

Kategorilendirmek gerekirse yorumlayıcı bir fotoğraf olduğu kadar estetik değeri açısından da dikkate değer bir fotoğraf.


</p>

Fotoğrafı Yorumlamak

Yorumlama eylemini, bir fotoğrafın ya da diğer bir sanat eserinin bir kişi üzerinde bıraktığı etkiyi ve kişinin bu eser ile ilgili düşüncelerini sesli/yazılı şekilde dile getirmesi olarak tanımlayabiliriz.

Bir fotoğraf sanatçısının elinden çıkmış her fotoğraf, -çok basit olanlar bile- tam olarak anlaşılabilmek için bir yorumlama sürecinden geçmeyi beklerler. Kimi fotoğrafçıların garip fotoğrafları izleyicilerde kimi sorgulayıcı fikirlerlerin oluşmasına neden olur ve onların yorumlarını cezbeder, çünkü bizim alışageldiğimiz fotoğrafların dışında olan, sıradışı olan çalışmalar gibi görünürler. Halbuki her fotoğrafçı sıradışıdır ve çalışmaları alışagelmişlikten uzaktır.

Çok basit ve sadece gerçeği yansıtıyor gibi görünen, sanki kendi kendine oluşmuş gibi görünen fotoğraflar bile aslında özel bir yorum ve dikkat ile incelenmelidirler. Örneğin National Geographic dergisinin fotoğrafçılarının çalışmalarına bakıldığında o kadar sade ve doğal görünürler ki, bu fotoğrafları izlerken nasıl çekildiklerini hayal ettiğimizde kolaylıkla, sanki orada bir fotoğrafçı yokmuş ve görüntüleri kaydeymek dışında hiç bir işlevi ve insiyatifi olmayan “objektif” bir makine tarafından elde edilmişler izlenimi uyandırırlar. Andy Grundberg, National Geographic dergisinin bir sergisi için yorumlarını aktarırken, “Fotoğraflarındaki doğallık ve hiç çaba sarf etmeden elde edilmişlik izlenimi o kadar güçlü ki, neredeyse bizi gördüklerimizin gerçeğin yorumsuz, değiştirilmemiş bir hali olduğuna inandırma gücüne sahipler. Fakat hiç bir şey gerçekten daha öte olamaz.” demiştir.

Hiç bir şey gerçekten daha öte olamaz, çünkü her fotoğraf gerçeğin değiştirilmiş, yorumlanmış bir yansımasıdır. İnsanların kültürleri, tutkuları, deneyimleri, teknikleri, hayalleri, entelektüel birikimleri çektikleri fotoğrafları derinden etkiler. Her fotoğraf kendisini çeken kişinin hayatı anlayışı ve görüşü ile ilgili spesifik bir iz barındırır. Çünkü fotoğrafçılar sadece neyi fotoğraflayacaklarını değil, onu nasıl fotoğraflayacaklarını, nasıl sunacaklarını, nasıl isimlendireceklerini de seçerler, çoğunlukla da bu seçkilerin arkasında çok sofistike ve karmaşık nedenler yatar. İşte bu etkilerin ve fotoğrafın arkasındaki kişinin ne söylemek istediğini anlamak için fotoğrafı yorumlamak gerekir.

Fotoğraflara bakarken onların masum olduğunu düşünmek tamamen yanlıştır. Hiç bir fotoğraf masum değildir ve çok basit ve sade de olsa her fotoğrafın arkasında bir şeyler gizlenmiştir. Çünkü masum bir göz yoktur ve fotoğrafçı görmek, göstermek istediğini çekmiştir; kimse bir yandan dünyayı izleyip onu görüntülerken bir yandan da daha önce yaşadıklarını ve öğrendiklerini yok sayamaz. Nasıl ki masum bir göz yok ise, masum bir fotoğraf makinesi olduğuna ihtimal vermek de son derece anlamsızdır.

Dolayısıyla fotoğraflar içerisindeki objeler fotoğrafçı tarafından bir takım metaforlara bağlanmış olabilir, izleyici ya da yorumlayıcı onları ortaya çıkarmayı başardığı ölçüde fotoğraftan keyif alır ve ona anlam katar. Elbette bu metaforlar ile ilgili izleyicinin ya da yorumlayıcının düşünceleri fotoğraf sahibinin düşünceleri ile örtüşmeyebilir ve hatta çelişebilir, yine de burada bir sorun yoktur.

Hemen her fotoğraf, çekenin bir insan olması nedeni ile onun kişiliğine ve görüşlerine dair çeşitli metaforlar içerir, metaforun kuvveti ise anlaşılabilirliği anlamında çeşitli seviyelerde olabilir. Kimi fotoğraflarda bunlar izleyiciye göre o kadar derin ve uzaktır ki ortaya çıkarmak ya da anlamak mümkün olmaz.

Şunu unutmamak gerekir ki fotoğrafların bir çoğu yetenekli sanatçılar tarafından görülür, çekilir ve işlenirler. Bir çoğu yetenekli ve vizyonu geniş kimseler tarafından okunmayı beklemektedirler.

Aşağıda burada anlatılanları örneklendirmeye çalışmak için örnek bir yorum yer almaktadır:



Kedi Fotoğrafı, Erdal Kınacı

Bu kareyi çok beğendim.

Her şeyden önce fotoğraf, fotoğrafçının izlerini taşıyor.

Erdal Kınacı, bir şekilde gözden kaçırılması çok olası bazı anların gerçeğinden daha estetik kurgularını fotoğraflamayı başaran bir fotoğrafçı. Şüphesiz bu fotoğraf da onun genel fotoğrafik imzasından izler taşıyor ve içerisinde bazı sürprizler bulmak mümkün.

Fotoğrafın başköşesinde oturan çocuğun, Rönesans dönemi sanat eserleri içerisinde kendine sıkça yer bulan üzüm meyvesini tutuyor oluşu ve bir heykeli andıran aristokrat estetiği ile, mütevazi üst başı ve sakinlerinden birisi olduğu, samimiyet ve misafirperverliğin simgesi Anadolu evi arasında etkileyici bir kontrast söz konusu. Bize “Sanat için sanat” anlayışını anımsatan bu dönemin değer gören simgelerinden birisi olan üzümün yenmiş ve çöplerinin beyhude şekilde ortalığa saçılmış olması da ayrı bir espiri.

Diğer bir taraftan bu ironiye dayalı çocuk karakterinin, Mısır tanrıçalarınca güzelliğin, asaletin ve özgürlüğün simgesi haline getirilmiş ve uzun yıllar boyu saygı görmüş olan, Hristiyanlığın yayılmaya başlaması ile beraber ise uğursuz olduğu ortaya atılan kara kedilerden birisine sahip olması ve onunla aynı evi paylaşması da ayrıca dikkat edilmesi gereken bir ayrıntı.

Sanat için sanat değil, halk için sanat yapan bir fotoğrafçının hem kendisini hem de Anadolu insanının sanat anlayışını ifade ettiği başarılı bir çalışması.


</p>

Fotoğrafı Kritik Etmek

Psikolojik olarak, herhangi bir eseri hemen yargılama eğilimi gösteririz. Hatta bir esere baktıktan sonra geçen ilk bir kaç saniyede kararımızı vermiş olduğumuzu düşünüyorum. Bir fotoğrafa baktıktan sonraki ilk cümlelerin de genellikle bir beğeniyi ya da beğenmeyişi dile getirmesinin temel nedenlerinden birisi bu olabilir. Ortaya atılan yargıların oluşmasına neden olan bilgiler açıkça ve nedenleri ile samimi bir şekilde ifade edildiği sürece, bir eseri yargılamakta elbette hiç bir sorun yoktur. İyi bir fotoğraf izleyicisi bir şeyi neden beğenmediğini doğru şekile anlatabilmeli, neden beğendiğini bilmelidir, bir sorumluluk olmamakla beraber, bu, bence, fotoğraf sanatının da bir parçasıdır. “Kritik edilmeyen bir fotoğraf aslında çekilmiş midir?” ya da “Hiç kimsenin olmadığı bir ormanda bir ağaç devrilirse ses çıkar mı?” Bilemiyorum.

Fotoğrafı kritik etmek önce fotoğrafı tarif etmek ve ardından yorumlamak ile gerçekleştirilebilecek bir şeydir, sözlü ve yazılı olarak gerçekleşebilir.

Fotoğrafı kritik etmek hassas ve özen gerektiren bir mevzudur. Acemi olan ve fotoğraf makinesini ve onun iç dinamiklerinin ışık ile arasındaki etkileşimini yeni öğrenen kişilerin dışındaki bir fotoğrafçının çektiği bir fotoğrafın teknik kusurlarını saymak, ya da fotoğrafçının “aslında ne yapması gerektiğini” ona söylemek kritik edenin yapması beklenen bir şey değildir. Çünkü bir fotoğrafçı bir fotoğrafını paylaşmadan önce fotoğrafın her bir santimetrekaresini bilmektedir ve onu bu şekilde paylaşmayı istemiş, tercih etmiştir. Artık yapılması gereken şey o fotoğrafı ve fotoğrafçıyı anlamaya çalışmaktır.


</p>

Teşekkürler

Belge Geliştiricisi

  • A. Murat Eren

Katkıda Bulunanlar

Aşağıda ismi yer alan kişilere bu çalışmaya verdikleri katkılardan ötürü teşekkür ederim.

  • B. Duygu Özpolat, yazım hatalarının giderilmesi
  • Berna Akcan, yazım hatalarının giderilmesi
  • Buğra Bayrak, yazım hatalarının giderilmesi

Fotoğraf Sahipleri

Aşağıda ismi yer alan fotoğrafçıların en az bir çalışması bu belge içerisinde bahsedilen konuları örneklendirmek amacı ile materyal olarak kullanılmış, kişiler kullanılan eserleri ile beraber aşağıda alfabetik olarak sıralanmıştır. Belgenin ve fotoğrafların çoğaltılması ve kullanılması ile ilgili lütfen Lisans bölümünü okuyun.

  • A. Murat Eren (Geçmiş ile Kaçınılmaz Yüzleşme, Uyuşmak ve Hissizleşmek Üzerine)
  • Abdullah Gençaslan (Ritmik Devamlılık)
  • Aykan Özener (Balıkçının Oğlu, Dinginlik, Aşk)
  • Aydın Sertbaş (Yalnızlığın Rengi Turuncudur)
  • B. Duygu Özpolat (Xenopus laevis)
  • Can Çetin (Kırmızı Çatılı Kulübe)
  • Ebru Baraz (Üçleme)
  • Erdal Kınacı (Harmonist, Bir Teselli, Kedi Fotoğrafı)
  • Erol Avanoğlu (Emektar)
  • Fatih Kılıç (Beylerbeyi Infrared)
  • Fikri Özalp (Atmaca Güvesi)
  • Gökmen Coşar (Şairin Gülümseyişi)
  • Hakkı Ceylan (250cc II)
  • Halit Ömer Camcı (Çok Kült/ürlülük)
  • Hamit Seçil (Dünya Hali)
  • İnanç Özyalım (Köle)
  • Mustafa Seven (Başbakan Komşuları, Renkli Hayatlar)
  • Nedime Cangökçe (Hamam)
  • Niko Guido (Son (Yeniden))
  • Ozan Güzelce (Mücadele)
  • Selin Süsoy (Duman Etkisi)
  • Şafak Tortu (Sanayi Devrimi, Hasta)
  • Umut Akcar (Carl Zeiss)

</p>

Lisans

Belge içerisindeki yazıların her hakkı saklıdır ve A. Murat Eren’e aittir. Belge içerisinde kullanılan fotoğrafların her birsinin her hakkı saklıdır ve fotoğraf sahibine aittir. Bu belge içerisindeki yazılar ve fotoğraflar için aşağıdaki iki Creative Commons lisansının ikisi birden geçerlidir:

Bu belgenin bir kısmını ya da tamamını ticari bir amaç gütmemesi halinde kopyalayabilir, çoğaltabilir, dağıtabilir ve çalışmalarınız içerisinde istediğiniz gibi kullanabilirsiniz. Diğer türlü her durumda belge sahibi ve fotoğraf sahiplerinden tek tek izin almanız şarttır.

Bu belgenin bir kısmını ya da tamamını belge yazarları ve fotoğraf sahiplerine referans verdiğiniz sürece kopyalayabilir, çoğaltabilir, dağıtabilir ve çalışmalarınız içerisinde yukarıdaki maddeye aykırı bir şey yapmadığınız sürece istediğiniz gibi kullanabilirsiniz.


Yazar, bu belge boyunca anlatılan hiç bir şeyi anlamamakta ya da hiç bir şeye inanmamakta özgür olduğunuzu hatırlatmaktan mutluluk duyar</p>
John Szarkowski, New York Museum of Art’ın fotoğraf bölümünün yöneticiliğini sürdüren dünyanın en tanınmış sanat eleştirmenlerinden birisidir.</p>
Gretchen Garner önemli bir fotoğrafçı, sanat tarihçisi ve bağımsız bir bilim kadınıdır.</p>
Terry Barrett, Ohio State Üniversitesi Sanat Eğitimi Departmanı’nda, Estetik ve Sanat Eleştirisi dersleri veren bir profesördür.</p>
Elbette burada bahsedilen “fotoğrafçı” tanımı en başta tanımı yapılan sanatsal fotoğrafları çeken kişiye kadar daraltılmalıdır. Fotoğraf paylaşım sitelerine gönderilen her fotoğraf ve sahipleri bu sayılanlar ile adreslenmemektedir.</p>
1974 yılından bu yana fotoğraf üzerine makaleler yazan ve şu anda New York Üniversitesi Sanat Fakültesinde akademisyenlik yapan önemli bir fotoğraf kritikçisidir</p>
Üzümün, Hristiyan Rönesansı için, şarabın özü olması nedeni ile ayrı bir önemi vardır ve kendisine bu dönemin eserlerinde bolca yer verilmiştir